Aksaray gezilecek yerler listesi, Aksaray gezisi için tarihi yerler, turistik bölgeler, doğal güzellikler ve seyahat önerileri içerecek şekilde Aksaray gezi rehberi niteliğinde hazırlanmıştır.
Yazımız sayesinde Aksaray görülmesi gereken yerler hakkında detaylı bilgi alabilirsiniz.
Kapadokya’nın büyüleyici atmosferine ev sahipliği yapan Aksaray, göz kamaştıran destinasyonlarıyla öne çıkıyor. Ihlara Vadisi, Manastır Vadisi, Tuz Gölü, Hasan Dağı, Selime Katedrali ve Peribacaları gibi ilgi çekici yerler, bu bölgede gezilecek ve keşfedilecek birçok noktayı içermektedir. Aksaray, 1989 yılında Niğde’den ayrılarak kendi il statüsünü kazanmış ve o zamandan beri Kapadokya’nın etkisi altında yılın her döneminde büyük bir turist akınına uğramaktadır. Bu tarih kokan topraklarda, İpek Yolu üzerinde yer almanın verdiği tarihi zenginlikle dolu bir keşif serüvenine çıkmak mümkündür.
Aksaray otelleri sayfasını ziyaret ederek indirimli konaklama seçeneklerini inceleyebilirsiniz.
Ihlara Vadisi
Ihlara Vadisi’nin tarihi kaynaklardaki adı “Peristremma” olarak geçmektedir. Bu vadide, etkileyici doğa manzaralarının yanı sıra tarihi şapeller ve kiliseler de bulunmaktadır. Ihlara Vadisi, adeta tarihin, kültürün ve doğanın kesiştiği bir nokta olarak nitelendirilebilir. Güzelyurt ilçesinde konumlanan bu muazzam vadi, dünya çapında tanınan bir üne sahiptir.
Geçmiş yıllarda yaşamın izlerini taşıyan Ihlara Vadisi, ortalama 150 metre derinliğe sahiptir. Melendiz Nehri, vadideki ana yaşam kaynaklarından biridir ve bu bölgede akar. Vadideki kaya oluşumları ve freskli kiliseler, kayaçların yontulmasıyla oluşturulan alanları içermektedir. Ayrıca bakınız Türkiye’nin doğal güzellikleri.
Sultanhan Kervansarayı
1229 yılında inşa edilen Sultan Han, Konya yolu üzerinde konumlanmıştır ve Alaaddin Keykubat’ın etkili rol oynadığı tarihi bir han olarak öne çıkar. Sultan Han, Anadolu coğrafyasındaki en büyük Selçuklu kervansarayı olma özelliği taşımaktadır ve genel olarak Bizans mimarisinden etkiler barındırmaktadır. Bu turistik mekan, “Sultanhanı” kasabasında bulunmakta olup, ziyaretçilerini 4800 metrekarelik bir alanda ağırlamaktadır.
Sultan Han’ı göz kamaştırıcı kılan unsurların mimarı, Şamlı Muhammed bin Havlan’dır. Bu tarihi yapı, görsel özellikleri ve mimari detaylarıyla daha çok Sivas’taki Gök Medrese’yi anımsatmaktadır. Sultan Han, ziyaretçilerine hem tarihî bir atmosfer sunan hem de mimari açıdan büyüleyici bir deneyim yaşatan önemli bir turistik destinasyondur.
Tuz Gölü
Tuz Gölü, bir bakıma “kuş cenneti” olarak görülmekte ve ziyaret edilmemesi düşünülemeyecek bir destinasyondur. Göl ve çevresi, genel olarak kuşların üreme ve barınma ihtiyaçlarına etkileyici bir şekilde cevap verir. Kuşların huzur veren sesleri eşliğinde, Tuz Gölü’nün tüm güzelliklerini detaylı bir şekilde keşfetme şansına sahipsiniz. Göl, pek çok yabani kuş türüne ev sahipliği yapar, bu nedenle çıplak gözle görülmesi zor olan özel kuş türlerini yakından gözlemleme fırsatı sunar.
Göldeki tuz oranının yoğunluğu, kış aylarında donmamasını sağlar, bu da Tuz Gölü’nü diğer birçok gölden ayıran özelliklerden biridir. Turna, yaban kazı, flamingo gibi birçok kuş türünü bünyesinde barındıran göl, biyolojik çeşitliliği ile hayranlık uyandırır. Ayrıca, Tuz Gölü, ülkemizdeki tuz ihtiyacının yaklaşık %40’ını karşılamaktadır.
Selime Katedrali ve Peribacaları
Ihlara Vadisi’nin son noktasında yer alan Selime Kasabası, vadiden ayrıldığınızda sizi etkileyici peribacaları ve Selime Katedrali ile karşılar. Selime Katedrali, Kapadokya’ya gelen turistlerin büyük ilgisini çeken kiliseler, kervan yolu ve peribacalarının bulunduğu önemli bir ziyaret noktasıdır.
İki katlı olarak inşa edilen Selime Katedrali, Kapadokya’nın en büyük katedrali olma özelliğine sahiptir ve VIII. yüzyıl ile XI. yüzyıl arasında tarihlenmektedir. Katedral, İsa’nın göğe çıkışı, Meryem gibi önemli tasvirleri içermektedir.
Selime Katedrali ve manastırına çıkarken, yüksek bir koridorla karşılaşılır, ki bu, develerin çıkarıldığı kervan yolunun bir bölümüdür. Selime’de kurulan pazar nedeniyle, kervanlar Selime’ye gelir ve kervanların güvenliği için develer katedralin orta kesimine kadar çıkartılırdı. Bu bölümün üzerine, dinlenmek ve ibadet etmek isteyenler için Selime Katedrali ve Manastırı inşa edilmiştir.
Nora Antik Kenti
Aksaray’da yer alan bir diğer antik kent olan Nora, şehir merkezine yaklaşık 28 km uzaklıktadır ve Hasan Dağı’nın güney tarafında konumlanmıştır. Nora Antik Kenti’nde gerçekleştirilen kazı çalışmaları, özellikle Bizans dönemine ait çok değerli eserlerin ortaya çıkmasına öncülük etmiştir. Akropol, kilise ve küçük kalede önemli ölçüde tahribata rağmen, orijinalliğini koruması ziyaretçiler için büyük bir değer taşımaktadır. Ayrıca, Nora Antik Kenti’nde günümüze ulaşan şık freskler de dikkat çekicidir.
Nora Antik Kenti, hem Roma hem de Bizans dönemlerinde askeri bir merkez olarak kullanılmıştır. Nora, aynı zamanda Mokissos olarak da bilinir ve buradaki kiliselerin 6. yüzyıldan kalma olduğu düşünülmektedir. Yakın zamanda bölgede gerçekleştirilen kazı çalışmalarında 50’ye yakın Roma mezarı bulunmuştur. Nora’ya ulaşmak için Helvadere araçlarına binmek gerekmektedir.